Ana içeriğe atla

Nitelikli

Orada olamayışlar...

Belki aldatmadı ya da en azından sen öyle düşünüyorsun ama ona en ihtiyacın olduğu zamanda ortadan kayboldu. Yüzüne karşı yalan söylemedi belki ama bakın belki diyorum yinede suskunluğuyla değerini sorgulattı. Sesini yükseltmedi ama kayıtsızlığı tüm tartışmalardan daha yüksek sesle bağırıyormuş gibi hissettirdi. Sadakat kurallarını çiğnemedi belki(!) ama seni sevmenin bir yük olduğunu sana hissettirdi. Her yara ihanetten gelmez. Arkana baktığında sevdiğinin sis bulutu olduğunu görmek en büyük yaradır. Hepimiz ilişkilerimizde çeşitli roller oynarız ve ilerledikçe öğreniriz. Bazen görürüz ki en acı veren şey birinin yaptıklarında değil yapamadıklarındadır ya da yapmayı seçmediklerindedir... Ve belki şuana kadar fiziki olarak aldatmamış olması canınızın acımadığı anlamına gelmez. Bazen bir ilişkiyi bitiren şey ihanetten çok, ihmal oluyor. Göz göze gelememek, kalpten konuşamamak, sarılamamak,elini tutmaktan bile imtina etmek... Sevgi ve samimiyet eksikliğini iliklerinize kadar hissetme...

Rapunzel



Pencereden dışarı baktığınızda ne görürsünüz? Dışardaki yaşamın telaşını mı yoksa içinizde dalgalanan olayları mı? Neyi görmeği tercih edersiniz sanırım daha doğru bir soru olacak. Dışarı bakarken içindeki girdabı görmek... Baktığınızda gördüğünüz tablo keşke pembe mutluluklar barındırsa içinde değil mi? 

Dalgalı bir deniz misali içinizde oluşan girdaplar sizin içinizi bulandırmaya, kafanızın içinde düşünce bulutlarından dumanlı bir görünüm oluşturmaya başlar. Siz dalgalarınıza bakıp onların arasında boğulmamaya çalışırken kafanızdaki bulutları da dağıtmaya uğraşırsınız. O dalgalar durulur mu? Hafifler mi?Ya da daha da büyüyüp sizi yutar mı? Düşüncelerinizin, hislerinizin arasında boğulmamak için verdiğiniz savaştan nasıl sonuç alırsınız bilemiyorum.

Tek bildiğim şey içinizdeki dalgalar biraz olsun dinginleşmeden huzura kavuşmanızın imkansız olduğudur. Huzurla nefes almanız, kafanız rahat bir şekilde hayatınıza devam edebilmeniz için tek çareniz bu dalgaları en azından yavaşlatmanızdır. Keşke rapunzel gibi istediklerimizi yanımıza alabilmek için baktığımız pencereden saçlarımızı uzatabilsek ve sadece ama sadece mutluluk, huzur, aşk, sevgi ve güven gibi güzel duyguları hayatlarımıza çekebilsek. Ne güzel olurdu değil mi?

Umarım bunu başarabilen şanslı kişilerden olursunuz...







 

Yorumlar

Popüler Yayınlar