Ana içeriğe atla

Nitelikli

Tanıştık sevindik, tanıdık üzüldük

Gerçekten tanıştığınıza çok sevindiğiniz, içinizin kıpır kıpır olduğu zamanlardan tanıdıkça içinizi kıpırdatan insanın sizin canınızı acıtan birine dönüşmesi... Hiç yabancı bir his değil , değil mi? Başına gelmeyen var ise onları saygıyla selamlıyorum ve yazıma devam ediyorum. İçinizde bir yere dokunmayı başaran o insanın zamanla kendinizi nasıl da eksik, boş belki de gereksiz hissettirebildiğine inanamayabilirsiniz. Gerçek bu ne yazık ki... İlgisi azalan, istemeyen insanların üzerine çöken gayet umursamazca can acıtma yetisi, karşısındakinin varlığını hiçe sayarak onu hayatından bir saniye içinde yok edebilme gücü, sanki hiç olmamışsınızcasına sergilenen tavırlar... Siz yoksunuz aslında sadece o var, sadece onun kalıpları, onun görüşleri, onun istekleri ve beklentileri var. Elinizden gelenin  belkide  milyon katını yapmaya çalışsanız dahi sizi görmez çünkü görmek istemez o insan... Siz sadece kendinizde açılan yaralarla oturursunuz yerinize bir güzel.  Tutunmamalı bu tip...

Baharda çiçeklenmek


İçinizin çiçek açması ne güzel bir histir bilir misiniz? Böyle yürürken suratınızda bir farketmeden tebessüm oluşur, otururken içiniz kıpır kıpır olur, aklınız o hep sizin içinizde çiçekler açtıran insandadır. Bir bakmışsınız ki içiniz bir çiçek bahçesine dönmüş ondan aldığınız enejiyle, ışıkla, sevgiyle, aşkla, ilgiyle ve daha niceleriyle...

Sonra ne olur peki? O çiçekler her yanınızı sarar ya , o kadar mutlusuzdur ki... Hiç solmamasını temenni edersiniz. İçiniz burkulur acaba solar mı düşüncesiyle bile... Karşı taraftan alınan her ne gücü ise ; ister elektrik deyin, ister enerji deyin, ister etki deyin nasıl tanımlamak istiyorsanız öyle tanımlayın o şey var oldukça ve sizi mutlu ettikçe içinizdeki çiçekler yaşamaya devam eder. Adımını attığınız yerde papatyalar yeşermeye başlar... Taa ki o enerji yok olana kadar. O enerji neden mi yok olur? Karşınızdaki değiştikçe ya da belkide kendi gerçekliğini daha fazla saklayamayıp size onu yansıtmaya başladığında ya da en acısı size artık çiçek açtıracak duygular beslemediğinde o enerji tek taraflı bir iletişime dönüşür. Siz çiçeklerinizi soldurmamaya çalışırken, karşı taraf onların üstüne basıp ezmeye başlar. Çok acıdır ve çok acıtır. Bilirim...

Nedenini ararken bir yandan çiçeklerinize sahip çıkmaya çalışmak sizi yorar, yıpratır ve sonunda parçalara ayırır. O nedendir ki size tavsiyem eğer karşı taraf kopmuşsa, gitmekse tek çabası tutmayın. Tutmayın ki bin parçaya bölünmeyin, boşa çaba harcamayın. Alın karşınıza konuşun o insanla olur mu? Hislerinizle kendiniz boğuşmaya kalkmayın. Sorun, öğrenin, anlayın, en azından anlamaya çalışın. 

Karşı tarafın ve sizin ortada buluşmayı başarmanız, o çiçeklerin belki de olduğundan daha kuvvetli köklenerek büyümesini sağlar kim bilir? Ya da belkide en başından o çiçeklerin solup, yerine yenilerinin yeşermesi için yer açılması gerekiyordur. Hepsi olasılık...

Baharda açan çiçekler gibi olan hassas duygularınıza sahip çıkın. Kimseye ezdirmeyin. Konuşun, anlatın, anlamaya çalışın ama gerekiyorsa da bırakın... Bırakın ki tekrardan yeşerebilsin kalbiniz. Olur mu? 

Hep daha güzel ,daha sağlam ve kalıcı çiçekler açmak niyetiyle... O insanı bulmanız ümidiyle dostlar... Hepimiz için dileğim budur.🙏







 

Yorumlar

Popüler Yayınlar