Ana içeriğe atla

Nitelikli

Andromeda ve Perseus

Biri kalbin teslimiyeti ve diğeri kalbin cesareti olmalı- aşk için; Başkalarının hataları ve haksızlıkları yüzünden kendini zincirlenmiş, sıkışmış, susturulmuş hisseden herkes için... Bazen ilgi beklerken içinizde bir sessizlik büyür, sevgi özleme, özlem beklentiye ve ne yazık ki karşılanmayan beklenti de hayal kırıklığına dönüşür. Ve bir bakarız; tükenmişiz.  Çoğu zaman sevgiden değil , sevgimizin karşılıksız kalmasından yoruluruz. Bir kalbi yaşatmak için çabalarken kendi kalbimizi unuturuz. Sınırsız sevgi tükenir mi hiç? Sevgi önce ilgisizliğe çarpar. İçimizden bu sevgi iki tarafa da yeter deriz... Ama yetmediğini çok güzel şekilde öğreniriz, öğretirler... Susuz kalan bir çiçeğin suya özlemi gibi özler insan sevilmeyi... Kendine de kızar bazen. Yüreğe serpilen tomurcuklar tek başına çiçek açar mı hiç? Sınırsızlığımızın sınırı nerede tükenir bilemedik bir türlü. Tükendik. Değeri karşı tarafın eline bıraktığımız an bu oyunu kaybettik.  Ama işte o tükenişte doğar yeniden kendin...

Sonsuz düşler ve kırıkları


Sonsuz düşlere doğru gidebilir miyiz? İçinizde her hayal kırıklığından sonra bezmiş bir şekilde artık yeter daha iyisi olsun lütfen diye geçirdiğiniz şeyler sizin sonsuz düşlerinizin parçası mı? 

Benim için her hayalkırıklığı sonrası bu düşlerin hacmi giderek azalıyor üzücü bir şekilde... Sürekli hayalkırıklığına uğramak, hayatta an be an ümitlerimin yok olmasına yol açıyor. Neden insanlar başkalarına değer verir ve sonrasında o değerin zerresini bulamaz? Kendimize yeteri kadar değer vermiyor olabilir miyiz bu girdabın içinde? Farketmeden her seferinde hayır öncelik benim derken yine önceliği ufak bir ümitle karşıya mı devrediyoruz acaba? Peki devrettiğimiz insan bunu anlıyor mu? A gerçekten bu insan iyi ve bana kıymet veriyor diyerek size de aynı şekilde bunu yansıtıyor mu?

Aslında önemli olan dengede durabilmek hep diyoruz. Ah bir de uygulayabilsek, değil mi? Bir anda mutlu olup sonsuz düşler ülkesinde uçuşurken ; realite sizin yüzünüze bir tokat gibi çarptığında ne oluyor? Ne verdiğiniz kıymetin ne de verdiğiniz emeğin karşılığını bulamayacağınızı anladığınızda? Yazık oluyor yazık. Kaybettiğinizi bir anlasanız diyeceğim ama anlayacak seviyede olsanız zaten kaybetmemek için elinizden gelen her şeyi yaparsınız da nerede bu tip insanlarda o kapasite...

İlginin, insanlığın, kibarlığın, etik anlayışın, ahlak kavramının, seviyenin ve ilişkiler için özel olan her duygunun anlaşılacağı bir ortam varsa oraya ışınlanabilir miyim? Bu duygulara saygı duyan insanlar olsun sadece... Gerisini mümkünse çöpe gönderelim... Çöp bile fazla ama başka yer bulamadım...




 

Yorumlar

Popüler Yayınlar